Efrinli Kürt siyasetçi Abdulrahman Apo, 10 bin Filistinlinin Efrin'e yerleştiğini belirterek, Kürt bölgesini kontrol eden cihatçı grupların cezaevlerinde bin 600'den fazla kişinin bulunduğunu bildirdi. Apo, Türkiye'nin desteklediği grupların işlediği suçları belgeleyen dosyaları BM'ye sunduklarını söyledi.

Kürt siyasetçi Abdullrahman Apo, Efrin'in yeniden gerçek sahiplerine dönmesini ancak ABD ve BM'nin sağlayabileceğine işaret ederek, "Tek umudumuz onlar. Gazze, Deyrezor, Haseke meseleleri birbiriyle bağlantılı" dedi.

Efrinli Kürt siyasetçi Abdullrahman Apo Dilbixwin Dara’nın sunduğu Rojava bültenine konuk oldu.

Efrin'de 2018'den 2023 sonuna kadar yaşanan ihlallere ilişkin Birleşmiş Milletler'e dosya sunduklarını belirten Abdulrahman Apo kaçırılan Kürtler hakkında şu bilgileri verdi:

"Efrin'de 8 bin 753 kişi kaçırıldı, 532’si kadın 6 bin 892 kişi serbest bırakıldı. 1651 kişi büyük çoğunluğu Türkiye’de olmak üzere Suriye’nin kuzeyindeki Azez ile El Ria cezaevlerinde tutuluyor."

Apo, 153 kişinin cezaevinde gördüğü işkence sonucu hayatını kaybettiğini dile getirdi.

Binlerce ağaç kesildi

Efrin’de 2008’den beri kesilen ağaçlara ilişkin ise şunları söyledi:

“870 bin ceviz, badem, zeytin gibi meyve ağacı, bir milyon 200 bin orman ağacı kesilirken, 140 meyve bahçesi ve ağaç yakma olayı belgelendi.”

Efrin’de kesilen zeytin ağaçlarının yerel kültürdeki önemine dikkat çeken Kürt siyasetçi "Efrin'de her bir ağacın kesilmesi bir insanın öldürülmesi ile eş değerde anlam taşıyor" dedi.

Efrin topraklarında dışarıdan taşınan Araplar için 22 yerleşim biriminin kurulduğunu belirten Kürt siyasetçi, "Ama bana göre Efri’nin 366 köyünün tamamına bugün ithal Araplar yerleştirilmiş durumda" dedi.

Efrin'de Kürtlerin oranının 2008’deki TSK ve Türkiye destekli cihatçı grupların düzenlediği harekat ile birlikte yüzde 97'den yüzde 35-40'a kadar düştüğünü belirten Abdulrahman Apo Efrin’de geçmişten beri sadece iki Arap aşiretin (El-Bubna ve El-Amirat) yaşadığını ve bu her iki aşiretinin de Kürt kültüründen etkilendiğini söyledi.

"Kürtlerin Efrin'de yaşaması yasak ama Araplara serbest"

Apo, Kürtlerin kendi topraklarında kurulan yerleşim yerlerinde yaşaması yasaklanırken, Halep kırsalındaki Nayrab kampından 10 bin Filistinlinin Efrin'e nakledildiğini sözlerine ekledi.

Bu yerleşim yerlerinde 5 bin konuttan oluştuğunu ve 25 bin yerleşimcinin barındığını, 7 kampın inşa edildiğini dile getirdi

Kürt isyasetçiye göre, Suriye'nin diğer bölgelerinden getirilen Arap kesimden 370 bin kişi, bölgelerinden sürülen asıl Kürtlerin evlerine yerleştirildi.

"40 arkeolojik alan tahrip edildi"

Kürt siyasetçi, son 5 yılda 40 arkeolojik alanın tahrip edildiğini ve antikaların yüzde 90'ının Türkiye'ye ve Suriye rejiminin bölgelerine kaçırıldığını sözlerine ekledi.

Cezaevlerinin sayısına ilişkin ise Kürt siyasetçi Efrin ve banliyölerinde 21 cezaevinin yanı sıra silahlı grup liderlerine ait 40 cezaevinin bulunduğu belirtti.

"Türkmen gruplar Efrin'de"

Efrin'de bulunan gruplara ilişkin ise Kürt siyasetçi "Türkiye'nin bölgede esas aldığı bir planı var. Arap olan silahlı grupların hepsi Azez ve Cerablus gibi başka yerlere gönderilirken, Türkmen gruplar Efrin'de tutuluyor. Son bir ayda tüm gruplar Türkmen. Suriye rejiminin desteklediği Sünni Arap Ceşul Şarkiye grubu var. O da Cinderes ilçesini kontrol ediyor" dedi.

Efrin'e dönen bölgenin esas sahiplerinin kaçakçılara ve geçiş yerlerindeki silahlı gruplara yüklü para ödemek zorunda kaldıklarını söyleyen Apo, "Bu yüzden dönüşler çok az. Dönenlerin de evleri gasp edildiği için çoğunluğu çadırlarda yaşıyor. Mahkeme kararı olmasına rağmen evlerine el koyan gruplar evlerden çıkmıyor" ifadelerini kullandı.

"Efrin'e Kürtlerin yeniden dönmesini sadece ABD ve BM sağlayabilir"

Kürt siyasetçi Abdullrahman Apo, "Bu gruplardan kimse hesap soramıyor. Suriye muhalefeti isimli siyasi oluşum bile bu çetelerden talimat alıyor. Efrin'in bu çetelerden tekrar geri alabilecek tek güç ABD'dir. Ve Birleşmiş Milletlerdir. Tek umudumuz onlar. Suriye Kürtlerinin haklarını ancak onlar koruyabilir. Gazze, Haseke ve Deyrezor meselesi hepsi bir biriyle bağlantılıdır" dedi.

Suriye Milli Ordusu adı altında örgütlenen cihatçı gruplar, Kürt Halk Savunma Birlikleri'ne (YPG) karşı Türk ordusu ve hava desteğiyle 58 gün süren şiddetli çatışmaların ardından 18 Mart 2018'de Efrin bölgesini kontrol etti.

Muhalif "Suriye Milli Ordusu" içindeki yaklaşık 30 grup, Halep'in kuzeydoğu kırsalındaki Cerablus'tan batı kırsalındaki Rojava'nın Efrin bölgesine kadar uzanan sınır bölgesinin kontrolünü kendi aralarında paylaşıyor.

Efrin'i kontrol eden Türkiye'ye yakın Suriyeli silahlı gruplar, son 5 yılda Efrin'de Kürtlere ait araziler, mülkler ve tarımsal toprakları gasp etmekten tutalım, özellikle Kürt vatandaşlara yönelik rastgele tutuklamalar yapmak, fidye için kaçırma ve bölgeyi silah zoruyla, korkuyla yönetmek gibi ihlallerle suçlanıyor.

Rudaw