yazarlar makaleler
DEM Parti Diyarbakır adayı Bucak: Kadınların öldürülmediği bir aileyi savunuyorum
29.02.2024

Evrim Kepenek

Sosyal medya paylaşımları nedeniyle hedef gösterilen DEM Parti Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eş Başkan adayı Serra Bucak, “Devletin dizayn ettiği kadınların öldürüldüğü, çocukların istismar edildiği bir aileye karşı, eşit bir aileyi savunuyorum” diyor.

DEM Parti Diyarbakır adayı Bucak: Kadınların öldürülmediği bir aileyi savunuyorum

Aile düşmanıymış. Aile karşıtıymış. Herkes için eşitlik istiyormuş…”

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eş Başkan adayı Serra Bucak, geçmiş dönemlerde sosyal medyada yaptığı bazı paylaşımlar nedeniyle bu sözlerle hedef gösteriliyor.

Hem dijital saldırılara karşı tepkisini hem de seçim çalışmalarını sormak için aradığımda ilk olarak, şunları söylüyor:

“Bir günde 8 kadın öldürüldü bu ülkede. Bu kadınları en yakınındaki erkekler abileri, babaları, sevgilileri öldürüyor. Biz bu aile düzenine karşıyız. Devletin dizayn ettiği bu aileyi eleştiriyoruz.”

Söyleşimiz ardından seçim çalışmalarını sürdürmek üzere Diyarbakır’ın köylerine gidecek.

O yüzden hızla soruyoruz, hızla yanıtlıyor.

Devletin dizayn ettiği aileyi eleştiriyorum”

Bugün seçim çalışması için hangi köye gideceksiniz?

Bugün Kocaköy’deyim Kürtçe ismi Qaraz. Sonrasında saat 16.00’da Kayapınar’da seçim bürosu açılışımız var.

Bu saldırıların bir anda başlamasını neye bağlıyorsunuz?

Bu saldırıların organize ve planlı bir şekilde hangi güç odakları tarafından başlatıldığını biliyorum. Böyle bir saldırı dalgası örgütlemeye çalışıyorlar.

Kelimenin tam anlamıyla hoş değil. Bakın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne gittiğimiz bir dönemdeyiz ve bu ülkede onlarca kadın öldürülüyor.

Bir günde 8 kadın öldürüldü bu ülkede. Bu kadınları en yakınındaki erkekler abileri, babaları, sevgilileri öldürüyor. Biz Dem Parti olarak, ben bir kadın olarak, bir siyasetçi olarak bu cinayetlerin sona ermesini istiyoruz. “Kadınlar öldürülmesin” diyoruz.

Buna göre bir siyasi pratik ve söylem üretiyoruz. Bu kadınlar, ailesindeki erkeklerce öldürülüyor. Devletin tasarımlamak istediği bir aile var. Kadınlar, bu ailede öldürülüyor. Devletin dizayn ettiği ailede öldürülüyor. Ben, bunu bu aileyi eleştiriyorum. Kadınların, çocukların eşit olduğu bir aileyi savunuyorum.

Eşit ilişkilerin olduğu bir aileyi savunuyorum”

Kimliğimizden dolayı bizi yok sayan, yüz yıllık bir yapı var, o yapıya karşı bizi koruyan toplumsal birliğimiz ve eşit aile anlayışımız.

Ben devletin dizayn ettiği, eşitsiz ve kadınların öldürüldüğü, çocukların istismar edildiği bir aileye karşı, eşit bir aileyi savunuyorum.

Her kesimi kapsayıcı bir yerel yönetici olacağım”

Tehditlere karşı hukuki bir süreç başlatacak mısınız?

Ben, Diyarbakır Büyükşehir belediye eş başkanlığına aday olan bir kişi olarak toplumdaki her kesimi kapsayıcı bir yerel yönetimler anlayışında olacağım ve bunun elbette zorlukları da olacak. Farklı fikirleri, farklı yaklaşımları çoğulcu bir anlayışla yansıtabilmek kolay olmayacak.

Kendimizi daha çok anlatmak daha çok bir araya gelmeyi esas alacağız. Ama yine de herhangi bir olumsuzluk karşısında yapacağım ilk şey elbette savcılık veya yargı eli ile bunu çözmek olmayacak.

Elbette bir kadın olarak kadınlarla ilgili yaptığım açıklamalarım ifade özgürlüğümü tehdit etmediği, kısıtlamadığı sürece.

Sosyal medya çok kirli bir alan, zor bir alan. Saldırılara karşı orada hiçbir zaman yanıt vermedim, vermeyeceğim.

Kayyımın kapattığı kadın yapılarını yeniden kuracağız”

Peki seçim çalışmaları nasıl gidiyor?

Seçim çalışmaları yoğun gidiyor. Hedefimiz var. Kadınların öldürülmediği kentleri inşa etmek istiyoruz, kadınlarla birlikte kentleri inşa ettiğimiz bir anlayışı yaymak istiyoruz. Kadınların, çocukların öldürülmediği bir coğrafya hayal ediyoruz.

Toplumdaki herkesin eşit olduğu hiçbir bireyin şiddet görmediği, şiddete karşı korunduğu bir yerel yönetim planlıyoruz. Hiç kimse şiddetin hedefinde olmasın, şiddete karşı her bireyin eşit olarak korunduğu, şiddete asla izin vermeyen bir yerel yönetim için çalışıyoruz.

Kayyım zihniyeti yıllardır kentlerimizde başta kadın ve kültür sanat merkezleri olmak üzere tüm çalışmalarımızı yapımızı yok etti. Halk, kendi olanakları ile bu yapıları yeniden var etmeye çalıştı. Çalışmalar büyük ölçüde devam etti, bundan sonraki hedefimiz bu çalışmaları yerel yönetimlerde de sürdürmek.

Peki son olarak, okurlarımıza bir mesajınız var mı?

Kürt Sorunu bu ülkenin en baş sorunu ve bu sorun çözülmediği için derinleşen, emek, erkek şiddeti, çocuk istismarı, işçilerin sorunları gibi başka sorunlar var. Hepsi birbiri ile bağlantılı ve Kürt Sorunu’nu demokratik yollardan çözmek bu sorunları da çözecek.

Tüm halkların, kadınların, erkeklerin eşit olduğu bir yerel yönetim zihniyetini hayata geçirmek istiyoruz. Demokratik kadın özgürlükçü bir yerel yönetim için çalışıyoruz.

Bianet

İÇERİK BAŞLIKLARI
×
 MAKALELER   yazarlar